ANNE BABA SİZİ SEVİYORUM
HAYATIMIN ANLAMI  
 
  0-2 YAŞ DİL GELİŞİMİ 15.03.2025 06:47 (UTC)
   
 


A. DİL ÖNCESİ GELİŞİM:

1. EVRE; AĞLAMA:

Doğumdaki ilk ağlama, konuşma gelişiminin başlangıcı olarak kabul edilir. Bebek; ağlama, geğirme, öksürme ve esneme gibi sesler çıkarır. Bebeğin ağlarken çıkardığı sesin içinde birçok değişik ses vardır. Bunlar, daha sonra konuşmada kullanılacak seslerin temellerini oluşturur ve konuşma için gerekli bazı alıştırmalardır. Kısa ve derin soluk alışlar, gittikçe uzayan soluk verişler konuşmanın temelini oluşturur. Çocuk; ağlama sırasında seslerin çıkarılması için gerekli dudak, çene, dil hareketlerini tekrarlama olanağı bulur, ses ve solunumu düzenleme becerisini geliştirir. İletişim biçimi olarak ağlamanın en önemli işlevi bebeğin sıkıntısını yansıtmasına fırsat vermesidir. Bunlar açlık, üşüme, gürültü, gaz olması, tuvaletini yapma, dikkati çekme şeklinde sıralanabilir. Başlangıçta her etkiye ayni tip ağlayışla cevap verirken, giderek ağlamada bazı farklılaşmalar görülür. Ağlar ve bunun sonucunda insanların onunla ilgilendiğini görür. Genellikle dil geliştikçe ağlama da azalmaktadır.

2. EVRE; AGULAMA - VOKALİZASYON:

İkinci ayın başlaması dolaylarında bebekler agulama olarak nitelendirilen sesler çıkarmaya başlar. Bu sesler çoğu zaman "oooo" ya da "aaaa" gibi açık ünlüler olmaktadır. Sağır bebekler de bile hiçbir zaman taklit edecek insan sesi duymadıkları halde aguladıklarından dolayı bu eğilimin doğuştan gelen bir yetenek olduğu düşünülür. Bu dönemde çıkarılan sesler öğrenilmemiş ve geneldir. Tüm dünya çocuklarında görülen ve dünyadaki tüm dillerde var olan sesli harfleri bebekler kendiliğinden üretirler. Çocuğun işitme yeteneği veya çevreden duyduğu seslerden bağımsız olarak gelişir. Çocuk, sesleri zevk aldığı için tekrarlar ve kendi sesini dinlemekten hoşlanır ve gülümser. Kendi sesini duyar ve ona gülümser. Ayrıca bu dönemdeki bebekler "ce" oyunu oynamaktan da çok hoşlanır.

3. EVRE; CIVILDAMA :

Bebekler altı aylık olduklarında içinde ünsüzlerinde bulunduğu çok çeşitli sesler için dudaklarını, dillerini, dişlerini ve gırtlaklarını çok fazla kullanırlar. Konuşmaya yaklaştıkları dönemdir. İlk zamanlarda çevrelerindeki konuşma dilinde duymuş olsalar da olmasalar da herhangi bir sesi çıkarabilirler. Ancak, bebek çevresindeki dile yabancı sesler zamanla bırakır. Evrenin sonuna doğru bebekler sıklıkla işittikleri sesleri çıkarırlar ve çıkarılan sesler artmaya başlar. Ayni zamanda "ga ga", "ba ba ba" gibi heceleri söylemek için ünlüleri ve ünsüzleri tekrar tekrar birleştirmeye ve büyüklerinin dilinin tonlama, ritm ve vurgulama örüntülerini kullanmaya başlarlar. Çocuklar bu dönemde kendi çıkardığı sesleri dinlemekten hoşlanır. Anne-babalar kendileriyle konuştuğu sürece daha iyi seslendirme yapabilirler. Sağır bebekler, her ne kadar kendilerini ve başkalarını duyamıyorlarsa da, aynı başlangıç evrelerinden geçiyor görünmektedir. Ama özel bir eğitim olmadan cıvıldamanın başlangıcından sonuna ilerleme göstermezler. Ses üretmeleri derece derece azalır ve son döneme ulaşamazlar.

B. DİLSEL GELİŞİM:

4. EVRE; TEK SÖZCÜK

Genellikle bir yaş civarı ilk anlaşılır sözcüğü söylediğinde cıvıldama evresi sona erer ve tek sözcük evresine girer. İlk sözcükler cıvıldama evresini ile karışabileceğinden kesin bir sınır yoktur. Kimi yazara göre bu dönem 18. aya kadar sürebilmektedir. Bu evrede bebek çevresindeki cümleleri anlamaktadır. Örneğin "Hayır" denildiğinde anlar, basit talimatlara uyar. Müzik oyunları oynayabilir. "mö", "miyav", "hav" gibi hayvan seslerini taklit edebilir. Bu dönemdeki sözcük dağarcığı ortalama 5-20 arasındadır. Bebeklerin ilk az sayıdaki sözcükleri geliştirmesi aylar alırken on ya da daha fazla sözcüğü bir kez kazanırlarsa sözcük dağarcığı daha hızlı artar. Bebekler ilk sözcükleri bir kez söylediklerinde, çoğunun cümlelerden çok tek tek sözcüklerle konuşması aylar sürer. Bazı araştırmacılar bu tek sözcüklü cümleleri “tümcümle” olarak tanımlarlar. Bir tümcümlenin anlamı, tonlaması ve vurgulanması bebek tarafından belirlenir. Bir buçuk yaşındaki bir bebek güle güle babacığım anlamında "bay-bay" diyebilir. Ya da evden ayrılmakta olan annesine "bende seninle gelebilir miyim?" diyebilir.

 

5. EVRE; TELGRAF KONUŞMASI

Yaklaşık olarak on sekiz ay ile iki yaş civarında başlar. Çocuk iki ya da üç kelimelik cümleler kurmaya başlar. Çocuk olası en kısa yoldan kendini ifade etmeye çalışır. Çocuk "babam evde" anlamında "baba ev" der. Veya çocuk bebeğine bakarak "anne ver" diyebilir ama esas söylemek istediği "anne bebeği bana ver"dir. Cümlelerde kullanılan sözcüklerin çoğunluğu isimlerden oluşur. İlerleyen dönemde sırasıyla fiiller, sıfatlar ve zarflarda kullanılmaya başlar. Genellikle en son kullanılan kelimeler zamirler olur.

6. EVRE; TAM CÜMLE

Çocuk artık basit cümleler kurmaya başlar. Cümlelerde çekimin kullanılması dikkati çeker. Sürekli olarak nesnelerin ve insanların isimlerini sorar. 

0-2 yaş arasında konuşma gelişimi

Her çocuğun dil öğrenme hızı farklıdır. Çocuklar ilk yılda dil gelişimi konusunda tahmin edilebilir gelişim aşamalarından geçerler ancak ikinci yıldan itibaren çok geniş bir gelişim yelpazesinde yer alan farklılıklar gösterirler. Bir yaşındaki çocukların kelime hazinesi sıfır ile 40 kelime arasında değişebilirken, iki yaşındaki çocukların kelime hazinesi birkaç kelime ile 600 kelime arasında değişebilir!

Bir aylıkken sadece ağlayarak ses çıkarırken, 2 aylık bebekler farklı sesler çıkarmaya başlarlar. 3 aylıktan itibaren ise bebekler çığlık atar, hafif sesle güler ve ah-uh gibi sesler çıkarırlar. 4 ile 6 aylık bebekler agu yapar, ıkınma, iç çekme, kahkaha sesleri çıkarır ve farklı ses tonları ile ağlarlar. Memnuniyetsizlik ve memnuniyetlerini seslerine yansıtırlar. Daha sonraki üç ayda hece tekrarlarına ve ses tonları ile çeşitli konuşma seslerini taklit etmeye başlarlar. 10-12 aylar arasında oyun zamanlarında bol bol hece tekrarları yaparlar.

Çocukların ilk kelimeleri beş temel kategoriye ayrılır: Bunlar isimler (anne, baba, dede), nesneler (top, su, kedi, mama, meme), fiiller (yap, al, ver), sıfatlar (çok, pis), kişisel ve sosyal kelimelerdir (hayır, yok, bay bay). 18-24 aylar arasında kelimeleri cümlecikler oluşturacak şekilde bir araya getirirler: Kitap oku! Beni al! Su ver!

Konuşma gelişimini desteklemek

Aşağıdaki ipuçlarını uygulayarak çocuğunuzun düşüncelerini dile dökmesine yardımcı olabilirsiniz.

Yavaş yavaş ve net bir şekilde konuşun.

Konuşmayı çocuğunuzun yönlendirmesine izin verin ve onun düşüncelerini açmasına yardımcı olun. Örneğin "kedi" dediğinde "evet bu küçük, tüylü bir kedi" şeklinde cevap vermek gibi.

Yanlış kelimeleri kullandığında düzeltmeyin. Sadece siz yeniden ifade edin. Örneğin tedi dediğinde evet bu bir kedi gibi.

Çocuğunu test etmekten kaçının. Sürekli "bu ne" sorusunu sormayın. Çocuklar baskı olmadığında ve ilgi duyduklarında daha iyi öğrenirler.

Yaptığınız şeyler hakkında konuşun. Bu dil öğrenmeye yardımcı olur.

"Ceee" ve "buraya bir kuş konmuş" gibi karşılıklı etkileşimin olduğu oyunlar oynayın.

Sizin denetiminizdeki TV izleme süresini günde bir veya iki saatten az olacak şekilde kısıtlayın.

Doğumdan itibaren bebeğinize bol bol kitap okuyun.

2 yaşındaki çocuğunuz sadece birkaç kelime söyleyebiliyor ya da söylediklerini anlayamıyorsanız veya kelimeleri bir araya getirmeye başlamadıysa doktorunuza danışın.

http://www.aile.org.tr/index.php?kategori=71

18-24 Ay

O BENİM! BU BENİM! BENİM, BENİM, BENİM!   

Neler değişti?

Çocuğun hayatının ikinci yılı enerji ve kendisinin kim olduğu ve neler yapabildiğine ilişkin keşiflerle dolu heyecanlı bir yıldır. Büyük kaslar güçlendiğinden ve küçük kasların da koordinasyonu geliştiğinden koşma, zıplama, kazma, dökme gibi yeni faaliyet alanları açılmaktadır.

Çocuğunuzun kelime hazinesinin her geçen gün zenginleştiğini göreceksiniz ve çok yakında kelimeleri de yan yana getirmeye başlayacak. İlgiyle dinler ve söylemeye çalıştığı şeylere cevap verirseniz, “sohbet etmek” onun için büyük bir eğlence kaynağı olacak. Ayrıca giderek daha fazla şeyi hatırladığını da fark edeceksiniz.

Taklit etmeye ve sembolleri anlamaya başladığından oyun saatleri de yeni bir boyut kazanacak. Ancak sahiplenme ve kendini kontrol etme arasında mücadele verdiğinden oyunlar belli ölçüde gerilime de neden olabilecek. Emin olun ki, tüm bunlar onun kimliğini ve bağımsızlığını oluşturma yöntemleridir ve sizin teşvikiniz ve rehberliğinizle paylaşmayı ve sırasını beklemeyi de öğrenecek.

Bu heyecanlı dönemde siz neler yapabilirsiniz?
Onu dinlemek, onunla konuşmak ve çevresini keşfetmesine yardımcı olmak için zaman ayırmalısınız. Keşifte bulunması açısından güvenli bir ortamda birebir tecrübe ederek öğrenmesi en güzeli! Ayrıca yeni yerler ve kişiler tanıması için birlikte dışarılara çıkmak da onu eğlendirecektir. Her şeyi sürekli tekrar etmek ve böylece yeni becerilerini pekiştirmek isteyecektir. Müzik ve taklit oyunlarını da çok eğlenceli bulacaktır.


Fiziksel Gelişim
Çocuğunuzun son derece enerjik bir hale geldiğini fark edeceksiniz. Özellikle 18-24 ay arası çocuklar için hareket etmek çok önemlidir. Bu nedenle bir sandalyeye bağlı kalmadan, özgürce hareket edebileceği ortamları tercih ederseniz, siz de çocuğunuz da rahat edersiniz ve öfke nöbetlerinin sayısını azaltmış olursunuz. Geniş alanlarda bol bol hareket ederken hem enerjisini boşaltmış olacak, hem geniş kaslarını çalıştırarak atlama, zıplama, tırmanma gibi yeni beceriler geliştirecektir. Bu yeni beceriler onun başarma ve kendine güven duygusunu artıracaktır.

Motor gelişimini desteklemek için
Parmakları, elleri ve bileklerindeki ince kasları da (ince motor gelişimi) daha koordine bir şekilde kullanmaya başladığını da fark edeceksiniz.Kalemle çizgiler çizme, düğme ilikleme, çatal-kaşık kullanma gibi faaliyetlerin hepsi ince motor gelişimine katkıda bulunur.

Çocuğunuzun motor gelişimi ve koordinasyonunu desteklemek ve ona yardımcı olmak için, ev içinde ve dışında bol bol emekleyebileceği, yürüyeceği, koşacağı, zıplayacağı geniş alanlar temin edin. Yastıklar, yorganlar, battaniyeler ve büyük blokları kullanarak ev içinde güvenli “engellerin” bulunduğu oyun alanları yaratın.

İnce motor becerilerini kullanma fırsatı yaratmak içinpastel boyalar ve kağıt, bebekler ve bebek elbiseleri, evcilik oyuncakları, birbirine eklenebilen bloklar, küçük bloklar, küçük oyuncaklar ve arabalar gibi oyuncak ve malzemeler temin edin. Eliyle kavrayabileceği, yoğurup sıkabileceği, doldurup boşaltabileceği malzemeler temin edin.

Kum torbaları, su dolu leğenler ve oyun hamurları bu açıdan ideal seçenekler olabilmektedir. Kendi kendine çatal, kaşık kullanarak yemeğini yeme fırsatları verin. Yazı yazan veya resim yapan kişileri izleme olanağı sağlayın.

Gözlem ve onun ardından gelen taklit önemli bir öğrenme yöntemidir. Kitap okurken sayfaları onun çevirmesine izin verin.

Tuvaleti tanıtmaya başlayın
Bu dönemde tuvalet eğitimine hazır olduğunun sinyallerini vermeye başlayabilir.Ancak çocuk hazır olmadan tuvalet eğitimine başlamak kaybedileceği baştan belli bir savaşa girmek olacaktır sadece. Bu nedenle çocuğunuzun tuvalet eğitimine hazır olup olmadığına çok dikkat etmeniz gerekir. Bu konuda daha fazla bilgi almak için lütfen “Tuvalet Eğitimi Hakkında Herşey” başlıklı haberimizi okuyunuz.

Öte yandan bu dönem çocuğunuza tuvalet eğitimi ile tanıştırmak için gayet uygun bir dönemdir. Sindirim sistemi hareketleri hakkında onunla konuşabilir, oyunlar oynayabilir ve büyükleri tuvalette gözlemlemesi için fırsatlar verebilirsiniz.


Dil gelişimi/Zihinsel gelişim
Bu yaştaki çocuklar dili anlama ve kullanma açısından büyük farklılıklar gösterirler. Çocuğun kız ya da erkek olması, dışa dönük veya utangaç bir kişiliğe sahip olması, geniş bir ailede yaşaması gibi birçok etmen 18-24 ay arasındaki çocukların kullanabildiği kelime sayısı üzerinde etkili olmaktadır.

Genel olarak (hepsi değilse de çoğu) kızlar konuşma becerisi açısından erkeklerden ileride olmaktadır.18-24 ay arasındaki çocukların çoğu yaklaşık 50 kelime söyleyebilmektedir.

Çocuğunuz çok daha erken yaşta daha fazla kelime söylemiş olabilir veya iki yaşında olduğu halde bundan daha az kelime söylüyor da olabilir.

Her ikisi de “normal” bir gelişimdir. Önemli olan çocuğunuzun kullandığı kelime sayısının her ay biraz daha artıyor olmasıdır. Konuşmada gecikme olduğuna dair herhangi bir endişeniz bulunması halinde doktorunuza danışmakta tereddüt etmeyiniz.

Kelime hazinesinde patlama
Çocuğunuz yaklaşık 50 kelime söylemeye başladıktan sonra kelime hazinesinde “patlama” bekleyebilirsiniz. Bunun ardından her gün kelime hazinesine yeni kelimeler eklenecektir. Bu patlamanın beyindeki, kelimelerin anlamının kavranmasında önemli bir rolü olan bir bölgedeki bağlantı sayısının hızla arttığı bir döneme denk geldiği bilim adamları tarafından belirlenmiştir.

Bunun yanında, “daha su” veya “anne gel” gibi iki kelimeyi birlikte kullanmaya başladığını da fark edebilirsiniz. Çoğunlukla 18-24 ay arasında gerçekleşmekle birlikte, kelimelerin bir araya getirilme zamanı da çocuklar arasında büyük farklılıklar göstermektedir. Bazı çocuklar 14-15 aylıkken bunu yapmaya başlarken, bazıları da 24-26 aylıkken kelimeleri birleştirmeye başlamaktadır.

Anne-baba olarak bu 18-24 ay döneminde çocuğunuzla konuşmanız ve onu dinlemeniz büyük önem taşımaktadır.Bu çağlarda, çocukla yapılan konuşmalarda kullanılan kelimelerin sayısının ve niteliğinin daha sonraki konuşma gelişiminde büyük rol oynadığı bilinmektedir.

Çocuğunuzun dil gelişimini desteklemek ve ona yardımcı olmak için, onu dinleyin.Sabırlı olun ve söylediği şeyi gerçekten anlamaya gayret edin. Konuşması için onu teşvik edin ve asla onun yerine iz konuşmayın. Onunla konuşun. Yapabileceğiniz en önemli şeylerden biri aktif bir sohbet ortağı olmaktır. Onun söylediklerini tekrar edin, genişletin veya başka kelimelerle yeniden ifade edin. Her gün masal okuyun veya anlatın.


Sosyal ve Duygusal Gelişim
18 ay civarında çocuğunuz kendi benliğinin farkına varmaya başlayacak. Bunun en önemli işareti “ben”, “bana” kelimelerini kullanmaya başlamasıdır. Sizi daha fazla zorlayacak bir diğer işaret ise “benim” kelimesi olacaktır!

Sahiplenme ve paylaşamama
Bu benlik duygusu ile birlikte sahip olma ve paylaşma, daha doğrusu paylaşamama konuları gündeme gelecektir. Bu sahiplenmecilik zaman zaman öyle bir hal alabilir ki, çocuğunuz gördüğü tüm oyuncakların ve nesnelerin kendisinin olduğunu iddia edebilir.

Aslında bu sahiplenme, kendisinin başkalarından farklı, ayrı bir kişi olduğunu anlaması ve bağımsızlık ve özerklik isteğinden kaynaklanmaktadır.

Bu davranışı çok “bencilce” gözükse de, ve zaman zaman sizi çok zorlasa da, neyin kendisine ait olduğunu, neyin kendisine ait olmadığını daha iyi anladığı zaman, paylaşması da kolaylaşacaktır.

Kendini kontrol yeteneği gelişmeye başlıyor
Gene bu dönemde gelişmeye başlayan kendini kontrol edebilme yeteneği de bu “paylaşma görevinin” başarılmasında rol oynamaktadır. Çok istediği bir şeyi almak için birkaç saniye beklemek bile ona çok zor gelecektir. Siz başkasının elinden birşey çekmemesi gerektiğini söyleseniz bile, bunu yapmamak için kendisini tutması çok ama çok zor olacaktır.

Kendini kontrol etme yeteneği zamanla ve beynin olgunlaşması, özellikle de beynin frontal loblarının gelişmesi ile kazanılacaktır. Beynin bu bölümü 2 yaşından itibaren anlamlı bir şekilde gelişmeye ve olgunlaşmaya başlamaktadır ve bu gelişim tüm çocukluk ve ergenlik çağı boyunca devam etmektedir!

Güçlü duygular
Bu dönemde başka güçlü duygular da yaşanmaktadır. Bloklardan bir kule oluşturduğunda çok gururlanabilir ancak kule yıkıldığında ve hatta başka biri kuleye bir parça eklediğinde şiddetli bir öfkeye kapılabilir. Öte yandan artan bağımsızlık isteği ile hala “bebek olma” isteği birbiri ile çatışır. Bir an her şeyi kendi başına yapmak isterken, az sonra kendisini kucağınıza almanızı isteyebilir.

Bu dönemde çocuğunuza yardımcı olmak ve onu desteklemek için, paylaşmayı öğrenmesi konusundaki beklentilerinizde sabırlı ve hoşgörülü olun. Aile üyeleri ve arkadaşlarınızla ilişkilerinizde rol modeli oluşturmaya gayret edin. Bol bol rehberlik edin. Paylaşma ve sıra bekleme içeren oyunlar başlatın.

Çatışmaları önlemek veya ortamı yumuşatmak için dikkat dağıtma veya başka şeye yönlendirme taktiğini kullanın. Tolerans ve paylaşmayı etkileyebildiğinden, yorgunluk ve hastalık belirtilerine dikkat edin.

Ev süpürme, atıştıracak yiyecekler hazırlama ve diğer ev işlerinde size yardım etmesine izin vererek kendini “büyük” hissetmesini, ancak uykudan önce kitap okumak gibi rutinleri bozmayarak da hala sizin “bebeğiniz” olduğunu hissetmesini sağlayın.

Duygularını kelimelere dökmesinde ona yardımcı olun. Örneğin “kulen yıkıldığı için öfkelendin, birlikte yeni bir tane yapmaya ne dersin?”.


Beslenme
Çocuğunuz halen biberonu bırakmadıysa, artık bunun zamanı gelmiş demektir. Bardaktan biberon ile olduğu kadar fazla süt içmediği konusunda endişe ediyorsanız, 1 yaşından sonra süt ihtiyacının da bir miktar azaldığını hatırlamalısınız (650-900 cc. yerine 500 cc.). Ayrıca artık bu ihtiyacını peynir, yoğurt, dondurma gibi diğer sütlü gıdalardan da karşılamaktadır.

Bazı çocuklar halen elleriyle yemek konusunda ısrar ederken, bazıları da çatal-kaşık kullanımında oldukça ustalaşmıştır.

Yemek sırasındaki davranışlarla ilgili bazı kurallar koymaktan çekinmeyin ve çocuğunuzu mümkün olduğunca bağımsız bırakın.

Çocuklar artık bebek yiyeceklerini tamamen bırakmış olsalar da, tıkanma riskinin henüz tamamıyla bertaraf edilmediğini unutmamalısınız. Özellikle nefes borusu ile aynı genişlikte olan yiyecekler (sosis gibi), kaygan ve yuvarlak şekilli yiyecekler (üzüm tanesi gibi) ve çiğnemesi zor olan yiyecekler (fındık gibi) tıkanmaya neden olabilir.


Uyku
Genellikle bu yaşta çocukların gündüz uyku sayısı ikiden bire düşer ve hatta bazıları gündüz uykusunu tamamen bırakmaya dahi teşebbüs edebilir. Ancak 2 yaşına henüz yaklaşan çocukların halen gündüz uykusuna ihtiyacı vardır.

Genel anlamda toplam 13 saat civarında uyurlar ve bunun 11 saati gece uykusunda, 2 saati de gündüz uykusunda geçer. Kitap okumaya da zamanın ayrıldığı rahatlatıcı ve hoşuna giden bir uyku öncesi töreni çocuğun yatmaya direnmesini engellemenize ve güzel bir gece uykusu çekmesine yardımcı olacaktır.


Oyun
Birebir deneyimler halen en iyi öğrenme yöntemi. Ona denemesi için fırsatlar vermek ve duyularını, motor becerilerini kullanacağı oyunlar ile taklit oyunları fırsatlarını bol bol sunmak gelişimini desteklemenin en güzel yolu.

İlla da sizin ona “öğretmeniz” gerekmez, deneyerek ve keşfederek öğrendiği şeylerin hafızasında şaşırtıcı ölçüde uzun bir süre kaldığını siz de göreceksiniz.

Şarkılar hafıza gelişimi açısından çok değerli olmaktadır. Genç beyinler şarkı içinde geçen kelimeleri normal konuşmaya göre daha iyi algılamakta ve depolamaktadır.

Ancak paylaşma konusunda henüz çok fazla şey beklememelisiniz. Genel olarak bu yaştaki çocuklar paylaşmayı pek başaramazlar ve hala paralel oyunu tercih etmeye devam ederler. İçinizden onu eğlendirmek için bir sürü oyuncak almak gelse de, sadece sizinle birlikte vakit geçirmenizin ve etrafındakileri keşfetmesinin, onun güzel zaman geçirmesine yeterli olacağını da unutmayın.


Sağlıklı Çocuk Kontrolleri ve Aşılar
Genel sağlık durumlarına ilişkin bir sorun olmadığı müddetçe, bu yaştaki çocuklar 18. ayda ve 2 yaşında sağlıklı çocuk kontrolü için doktora giderler.

Bu kontrollerde doktorunuz çocuğunuzun büyümesini ve gelişmesini takip edecek, yeterince beslendiğinden ve uyuduğundan emin olacak ve sizin sorularınızı yanıtlayacaktır.

Bugüne kadar çocuğunuzun tüm aşılarını yaptırmışsanız, 18. ayda yapılacak aşılardan sonra birkaç yıl aşı yaptırmanız gerekmeyecektir. 18. aydan sonra 4 ve 6 yaşlarında bazı aşılar yapılmaktadır.

Bu kontrollerde çocuğunuzla ilgili olarak aklınıza takılan tüm soruları doktorunuza sormaktan çekinmeyiniz. 18. ay kontrolünden bir sonraki sağlıklı çocuk kontrolünü 2 yaşında yaptıracaksınız.

Bu yaştaki çocukların diş fırçalama ile tanışmış olmaları gerekir. Ancak diş fırçalamadaki amaç, biz yetişkinlerin yaptığı anlamda bir fırçalama değildir. Asıl amaç çocuğun ileride sağlıklı diş temizliği alışkanlıklarını kazanması için, şimdiden onun diş fırçası ile tanıştırılmasıdır.

Öte yandan, 2 yaş çocukları her alanda bağımsızlıklarını ilan ettiklerinden, bu yaşta diş fırçalama konusunu aranızda bir mücadele alanı haline getirmenize, onu zorlamanıza da gerek yoktur.

Genellikle macunu yuttuklarından henüz diş macunu tavsiye edilmemektedir. Diş macunu içindeki florun devamlı yutulması halinde vücutta birikerek diş sağlığı açısından istenmeyen sonuçlara yol açma ihtimali vardır. Bu dönemde çocuğunuzu bir diş doktoruna götürmeye başlayabilirsiniz.


Güvenlik
Çocuğunuz artık son derece hareketli olduğundan evdeki güvenlik tedbirlerini gözden geçirmenizde fayda var. Unutmayın daha önce çocuğun ulaşamadığı bazı şeyler artık onun ulaşma alanı içerisinde.

Tüm evi bu gözle bir tarayın ve çocuğunuzun ulaşabileceği yerleri belirleyin. Çekmece ve dolapları yeniden düzenlemek gerekip gerekmediğine karar verin.

Çekmecelerdeki kesici ve delici malzemeleri ve çöp kovasını çocuğun ulaşamayacağı yerlere kaldırın. Küçük nesneleri ağzına götüme ihtimaline karşı çocuğu gözetiminizde bulundurun.

Bu çocuğunuzu disipline etmeye ve “hayır” kelimesini öğretmeye başlamak için uygun bir dönem olmakla birlikte, çocuğun işinin de sürekli sınırları test etmek olduğunu unutmamalısınız.


Bunlara dikkat!
Çocuğunuz şunlardan herhangi birini yapmıyorsa doktorunuza danışmakta tereddüt etmeyiniz:

İkinci doğum gününde 30-50 kelime söylemiyorsa ve en azından iki kelimeyi bir araya getirmemişse;

Basit komutları yerine getirmiyorsa;

Gece boyunca uyumuyorsa;

Çatal, kaşık ya da bardak kullanmaya çalışmıyorsa.


Sizin çocuğunuz bir tane! Her çocuk birbirinden farklıdır ve her çocuğun kendine has bir gelişim hızı vardır. Burada yer alan bilgiler belli bir tarih veya yaşta mutlaka olması gereken gelişimleri göstermez. Burada çocuğun gelişim potansiyeli hakkında –gerçekleşmiş veya yakında gerçekleşmesi muhtemel gelişim- genel bilgiler verilmektedir. Çocuğunuzun gelişimi ile ilgili herhangi bir şüphe duyuyorsanız, mutlaka doktorunuza danışınız.

17 Ocak 2007

 

Konuşma gelişimi yaşına uygun seyrediyor mu?

Çocuğunuzun konuşma gelişiminin yaşıtlarından geri kaldığını mı düşünüyorsunuz? "Dayısı da geç konuşmuştu", "biraz daha zaman tanı", "büyüyünce açılır" gibi iyi niyetli teselli sözlerinin sizi geciktirmesine ve size çok değerli zamanları kaybettirmesine izin vermeyin!

Elbette her çocuğun konuşma ve dil gelişim hızı birbirinden farklıdır. Ancak çocukların belli gelişimleri belirli bir zaman aralığında gerçekleştirmiş olmaları da beklenir. Çocukların herhangi bir gelişimi beklenen zaman aralığı içerisinde gerçekleştirmemeleri halinde durumun uzmanlar tarafından değerlendirilmesi, herhangi bir sorunun olup olmadığının belirlenmesi ve uygun önlemlerin alınması gerekir.

KONUŞMA VE DİL GELİŞİM BASAMAKLARI
Aşağıdaki listeye bakarak çocuğunuzun konuşma ve dil becerilerinin zamanında gelişip gelişmediğini kontrol edebilirsiniz. Çocuğunuz yaşına uygun listedeki gelişim basamaklarından herhangi bir tanesini yapmıyorsa veya genel olarak çocuğunuzun konuşma gelişimi hakkında endişeleriniz varsa doktorunuza danışmalısınız.

 

Doğumdan 5 aya kadar

Yüksek seslere tepki verir

Başını sesin kaynağına doğru çevirir

Konuşurken yüzünüzü izler

Memnuniyetini ve memnuniyetsizliğini ifade eden sesler çıkarır (güler, agu yapar, ağlar veya mızıldanır)

 

6-11 ay

"Hayır" kelimesini anlar

Heceleri tekrarlar (ba-ba-ba, de-de-degibi)

Hareketler ve mimiklerle iletişim kurmaya çalışır

Çıkardığınız sesleri tekrar etmeye çalışır

 

12-17 ay

Bir oyuncak ya da kitaba yaklaşık 2 dakika kesintisiz dikkat verir

Bedensel olarak yardım almak suretiyle basit komutları izler

Basit soruları kelimeleri kullanmadan yanıtlar

Adı belirtilen nesneleri, resimleri ve aile üyelerini gösterir

Kişi veya nesneleri etiketlemek üzere iki, üç kelime söyler (anne, baba, kedi gibi. Telaffuz çok düzgün olmayabilir)

Basit sesleri taklit etmeye çalışır

 

18-23 ay

Kitap okunmasından hoşlanır

Basit komutları bedensel yardım almadan izler

Burun, kulak gibi bazı vücut organlarını bilir

"Yemek", "uyumak"gibi basit fiilleri anlar

Sesli harfleri doğru telaffuz eder

8-10 kelime söyler (telaffuz çok net olmayabilir)

Çeşitli yiyecekleri adını söyleyerek ister (su, süt)

"Möö", "hav"gibi çeşitli hayvan seslerini çıkarır

Kelimeleri bir araya getirmeye başlar ("daha su" gibi)

Çeşitli zamirleri kullanmaya başlar (benim gibi)

 

2-3 yaş

24 aylıkken yaklaşık 50 kelime bilir

Konum belirten bazı kelimeleri bilir (üstünde, içinde gibi)

Ben, sen, o gibi zamirleri bilir

24 aylıkken yaklaşık 40 kelime söyler

Telaffuz daha düzgündür ancak kelimelerin sonunu yutabilir, yabancılar söylediklerini anlamayabilir

Basit soruları yanıtlar

Ben, sen gibi zamirleri daha fazla kullanmaya başlar

İki ya da üç kelimeli tamlamalar ile konuşur

Bir şey sorduğunda sesinde soru tonlamasını kullanır ("topum" gibi)

Çoğul eklerini (ayaklar, çoraplar) ve geçmiş zaman fiillerini (gitti, geldi) kullanmaya başlar.

 

3-4 yaş

Nesneleri gruplandırır (yiyecekler, giysiler gibi)

Renkleri tanır

Konuşmada daha farklı sesleri de kullanmaya başlar ancak 7-8 yaşına kadar telaffuz her zaman tam doğru olmayabilir

Yabancılar söylediklerinin çoğunu anlar

"Çatal", "araba" gibi nesnelerin nasıl kullanıldığını tarif edebilir

Dil onu eğlendirir. Şiirler ve kafiyelerden hoşlanır ve konuşmadaki gariplikleri fark eder

Sadece etrafındaki somut dünya hakkında konuşmakla kalmaz, fikir ve duygularını da ifade eder

Fiillerin şimdiki zaman hallerini kullanır (konuşuyor, geliyor).

 

5 yaş

2000'den fazla kelimeyi anlar

Zaman sıralarını anlar (en önce ne oldu, ikinci, üçüncü, dördüncü olarak ne oldu)

Üç aşamalı komutları izler

Kafiye oluşturmayı anlar

Sohbetlere girer

8 veya daha fazla kelimeden oluşan cümleler kurar

Nesneleri tarif eder

Hayal gücünü kullanarak öyküler uydurur.

 

 

 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
  kızımın her anı değerli
  TAKVİM
  DUYURU PANOSU

-----RÜYA NİSA-----

6 MAYISTA KONUŞMAYA BAŞLADIM. PAPAĞAN BİLE DİYORUM ARTIK

-----RÜYA NİSA-----

  YURTTAN HABERLER
Başlık: HAVA DURUMU URL: Kategori: Açıklama:

Başlık: son dakika URL:
  GÜNLÜK BURÇLAR VE RÜYA YORUMLARI
Günlük Burç
Bugün 19 ziyaretçi (25 klik) buradaydı!


Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol